Yıldızlar Bize Neler Söylüyor?

AJANS ÜNİVERSİTE-Esra MUTLU        

Fotoğraf – Elif KARAKOÇ

Hande Kazanova’yı, manken ve oyuncu olarak tanıdık önce. Sonra astrolog olarak çıktı karşımıza. Kendini adadığı astrolojide devam etmeye kararlı. Projeler geldikçe oyunculuğa da devam etmek istiyor. O da bir İstanbul Üniversiteli. 1992 yılında İÜ İktisat Fakültesi’ndeyken oyunculuğa adım attı.

Kazanova, öğrencilik yıllarını şöyle değerlendirdi: “İstanbul Üniversitesi’nde okumak her zaman bir ayrıcalık. Ben de İzmir’den gelip İstanbul’a yerleştim. Buradaki yaşam koşullarına alışmak, aynı zamanda iyi bir eğitim almak benim için çok önemliydi.”

“Merakım Beni Bir Adım İleriye Götürdü”

“Hayatımın yüzde 70’i” dediği astrolojiye 15 yaşından beri ilgi duyan Kazanova, bu alana olan merakını şöyle açıklıyor: “Her zaman merakım beni bir adım ileriye götürdü. ‘Bu dünyada bir düzen var mı, niye bazı insanlar daha şanslı doğuyor, insanları birbirinden ayıran şey ne?’ diye merak ederdim. Astrolojinin bu sorulara cevap verebilen bir alan olduğunu gördüm. Türkiye’de astroloji denilince sadece 12 tane burç geliyor akla. Ama bu astrolojinin sadece görünen bir parçası. Ben hâlâ öğrenmeye devam ediyorum, öğrenmem gereken çok şey olduğunu biliyorum. Ben Daha fazla ilgilendikçe ve yeni şeyler keşfettikçe daha güzel açılımlar oldu.”

“Astroloji, insanın kendini tanıyabilme, potansiyellerini keşfedebilme alanı” diyen Kazanova, bu bağlamda şunları da söyledi: “Astrolojiyi, insanın kendisini tanımasının yanında, doğru zamanda doğru şekilde harekete geçebilme sanatı olarak değerlendiriyorum. Gökyüzünde ne varsa yeryüzünde de o var. Sonuçta bu sistemin içinde yaşıyoruz ve sistemdeki etkileşimler, güneşteki lekelenmeler insanların hayatını etkiliyor. Aynı şekilde dünyadaki sıkışıklıklar, kaoslar, düzen değişimleri de bütün uzayı etkiliyor. Bu bir karşılıklı etkileşim.”

Astrolojinin yurt dışında bir meslek olduğunu ve üniversitelerde okutulduğunu hatırlatan Kazanova, “Astroloji yurt dışında vergileri ödenerek bir meslek olarak yapılıyor, üniversitelerde okutuluyor. Bizde astroloji okulu ilk defa Öner Döşer tarafından kuruldu. Onunla birlikte yaptığımız ciddi çalışmalar sayesinde astrolojinin üniversitede bir kürsüsü var artık. Yavaş yavaş akademiye doğru götürmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

Gezegen Hareketleri ve Diğer Faktörler

Hayat haritamızda gezegen hareketlerinin etkili olmasının yanında, genetik ve çevresel faktörlerin de etkisi var. Kişilerin yaşama biçimleri, büyüme faktörleri, anne-babanın ve okulun öğrettikleri, yaşanılan olaylar, kişinin yaşadığı astrolojik olaylarda da etkin rol oynuyor. Astrolojik olayların incelenmesinde istatistiki bilgilerden faydalanılamadığı için astrolojinin bir bilim olmadığını belirten Kazanova, olayların bu etkenlerden dolayı her insanda değişiklik bir seyir gösterdiğinin altını çizdi.

Hayatta, pek çok önemli kararı burçlara göre almak mümkün. Bu nedenle hayatımızdaki dönüm noktalarında astrolojiye başvurmamız gerektiğini belirten Kazanova, sözlerini şöyle sürdürdü: “Astroloji doğru zamanda doğru şekilde harekete geçebilme sanatı bence. Bu yüzden neden gökyüzünden faydalanmayalım ki? Biz önlemimizi alalım, doğru zamanda harekete geçelim de olmayacaksa olmayacak zaten. Bizim uzun vadede yapacak bir şeyimiz yok. Ama bir şeyin olabilmesi için biz elimizden geleni yapalım.”

zodiac kazanova

Gezegen Hareketlerinin Anlamı

Astrolojide, karmaşık gelen matematiksel hesaplamalar söz konusu. Bunu daha anlaşılır bir şekilde şöyle ifade edebilmek mümkün: Güneşin gezegen sisteminde hem kendi alanında hem dünya etrafında bir dönüş zamanlaması var. Bütün bunlar döngüleri oluşturan şeyler. Aynı zamanda hızlı ve yavaş hareket eden yani güneşe ve dünyaya yakın ve uzak olan gezegenler var. Dünyanın doğal uydusu olan Ay en hızlı hareket eden gök cismi. İki buçuk günde bir burç değiştiriyor. Günlük yorumlar ayın hareketlerine bakılarak yapılıyor. Gün içindeki modumuzu ayın hareketleri belirliyor. Hızlı hareket eden Merkür, Venüs, Mars gibi gezegenler, oluşturdukları açılarla bizim o dönemde yaşayacaklarımızı tayin ediyor. Yavaş hareket eden Jüpiter, Satürn, Uranüs gibi gezegenlerin güneşle ve kendi aralarında oluşturdukları açılar, büyük, daha uzun vadeli toplumsal olayları belirliyor.

Astrolojiyle ilgilenen biriyle karşılaşılınca ondan ilk istenen şey, kişinin burcunu tahmin etmesidir. Sanılanın aksine tahmin edilen burç asıl burcumuz değil, yükselen burcumuzdur. Dış dünyaya yansıttığımız enerji bizim yükselen burcumuzu, içimizdeki kimlik ise bize asıl burcumuzu veriyor. Kazanova’ya göre yükselen burç dış dünya karşısındaki maskemiz ve bu yüzden çok önemli. Bütün potansiyellerimizi, hastalıklarımızı yükselen burç belirler. Kişinin yükselen burcu belirlenirken doğum saatinin net olması önemli; çünkü saat aralıklarındaki değişim yükselen burcu da etkiliyor.

Ülkelerin de Astrolojisi Var mı?

Klasik bir soru olan 2015’te Türkiye’yi ve burçları nelerin beklediğine yanıt veren Kazanova, kişiler gibi ülkelerin de bir karakteri olduğunu şöyle açıkladı: “Türkiye’nin de insanlar gibi karakteri var. Dünya astrolojisinde güneş ülkeyi yönetenlerin ortaya koydukları tavrı belirliyor, bizi yöneten otorite figürlerini temsil ediyor. Halkı temsil eden ise Ay. Merkür eğitim sistemini, Venüs para alanını temsil ediyor. Bu gezegenlerin oluşturdukları açılar, bize ülkenin karakteristik özellikleri ve gidişatları ile ilgili önemli bilgiler veriyor.” Sözlerine son verirken de ekonomik olarak Türkiye’nin 2015’te zorlanacağını belirtti.