AJANS ÜNİVERSİTE- Elif Rumeysa ÜNLÜ-Devrim ÇIRPAN
Yalancı iğde ağacı üzerindeki çalışmalarını yirmi yıldır sürdüren Doç. Dr. Perk, bu bitkinin dünyanın her yerinde görülmediğini, yalnızca belirli bölgelerde yetiştiğini belirtti. Bitkinin birçok faydasının bulunduğunu vurgulayan Doç. Dr. Perk, “Türkiye, ağacın yetiştiği bölgelerden biri olmasına rağmen şimdiye kadar bu bitkiden ürün çıkartmayan tek ülkedir” dedi.
Bitkinin Faydaları Saymakla Bitmiyor
Üzerinde yapılan bilimsel çalışmalar ışığında bitkinin yem, kozmetik, tıp, ilaç ve gıda sanayilerinde önemli bir hammadde kaynağına dönüştüğünü, yağından çayına kadar her şeyinin farklı şekilde kullanıldığını anlatan Doç. Dr. Perk, sözlerine şöyle devam etti: “Bitki, Rusya ve Çin’de ilaç kataloğunda yer almakta. Rusya’da, Çernobil faciası sonrasında bitkinin yağı kadınlar ve çocuklar üzerinde kullanıldı. Yani bitkiden elde edilen yağın radyasyon etkilerine karşı etkili olduğu görüldü.”
Batı dünyasında şu anda bu bitkinin faydalarıyla ilgili hem hayvanlar hem de insanlar üzerinde klinik çalışmalar yapıldığına işaret eden Doç. Dr. Perk, “Örneğin sirozun tedavisinin olmadığı bilinir. Ama yapılan klinik çalışmalarda, bu bitkinin siroz üzerinde olumlu etkileri tespit edildi” ifadelerini kullandı.
Bitkinin göğüs, prostat, kolon, mide gibi birçok kanser türünün tedavisinde de olumlu etkide bulunma özelliğine sahip olduğunu söyleyen Doç. Dr. Perk, “Kanserin yanı sıra alerjik astım, ülser, diyabet, hipertansiyon gibi hastalıklarda da saymakla bitmeyen pek çok etkisi var. Bitkinin yaprakları çok güçlü antibakteriyel ve antiviral özelliğe sahip. Yapraklarından HIV için yurt dışında ilaç geliştirilmiş” dedi.
Yalancı İğde Antioksidan Olarak da Kullanılabilir
Doç. Dr. Perk, gıdalara konulan antioksidanların özellikle bazılarının riskli gruplar içinde yer aldıklarını ve kanserojen etki gösterdiklerini anlatırken, bu bitkinin, atioksidanı doğal olarak bünyesinde barındırdığını ifade etti ve sözlerine şunları ekledi: “Gıdalarda, sentetik antioksidanlar yerine bu gibi bitkilerin kullanılması gerekir.”
Güçlü olumlu etkilere sahip olan bu bitkinin, gündelik hayatta bir çay formunda tüketilmesinin kullanıcılar için faydalı olduğunu belirten Doç Dr. Perk, “Bizim ürettiğimiz çayla ilgili olarak patent başvurusu yapıldı. Çayın analiz sonuçlarını elde ettik. İçeriği son derece sevindirici” dedi.
Bitkiden Çay Üretirken Dikkatli Olunmalı
Doç. Dr. Perk, “yalancı iğde” ağacının önemli medikal bir bitki olduğunu, ancak bitkiden ürün elde etmede dikkatli olmak gerektiğini söyledi ve dikkat edilmesi gereken noktayı şöyle vurguladı: “Çünkü bitki işleme teknolojisini ve yetişen bitkiler arasında iyisini bilmek son derece önemli. Bu bilgilere sahip olunmaması durumunda bu bitkiden sadece öylesine, pek etkisi olmayan bir ürün elde edilir ve sonuçta bu, bitkinin katliamı olur.”
Hippophae Rhamnoides Bitkisi
Elaeagnaceae familyasının bilinen üç cinsinden biri olan Hippophae, Türkiye’de doğal olarak bulunmaktadır. Dünya üzerinde Avrupa ve Asya’da geniş fakat parçalı bir yayılışı söz konusu olan Hippophae taksonları, Türkiye’de Hippophae rhamnoides (yalancı iğde) ile temsil edilmektedir. Eski Yunanistan’da atların yemine Hippophae yapraklarının katılması, atların gürbüzleşmesi ve tüylerine parlaklık gelmesi nedeni olarak kabul edilmiş, bu yüzden bitkiye Latincede “parlayan at” anlamına gelen Hippophae adı verilmiştir.