AJANS ÜNİVERSİTE – Erhan ERKİP
Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü tarafından organize edilen söyleşide İÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sedat Murat, Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Fikret Turan, Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi(HAYEF) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yıldız Kocasavaş ve Prof. Dr. Kemal Eraslan konuştu. Etkinlikte Prof. Dr. Eraslan’ın çalışma hayatından, çalışmalarından ve anılarından bahsedildi.
Açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Turan şu sözlere yer verdi: “Türkiye’nin edebiyat kültürünün büyük hocası, İÜ eski öğretim üyesi, Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü’nün daimi hocası, seçkin bilim adamı Prof. Dr. Kemal Eraslan’ı; 50 yılı aşkın çalışma hayatı boyunca Türk kültürüne ve bilimine kazandırdığı bilimsel eserleri, yetiştirdiği öğrencileri ve örnek insanları burada görmekten ve kendisine teşekkürlerimizi bildirmek amacıyla toplanmaktan büyük gurur duyuyoruz.”
Prof. Dr. Kocasavaş, Prof. Dr. Eraslan’ın biyografisinde bulunmayan niteliklerden bahsetti ve “Kemal Eraslan olmak fedakarlık demektir. Azim, gayret ve tükenmek bilmeyen sabır demektir” dedi ve“İğneyle kuyu kazarcasına, demir leblebi tabiriyle ifade edilen metinlerin üstesinden gelir; tatil yapmazdı” diye ekledi. Bunula birlikte Prof. Dr. Kocasavaş, “Kemal Eraslan olmak insan olmak demektir. Kimseyi kırmamak demektir. 1987 senesinden beri hocayla çalıştım. Olmasaydınız olamazdım burada hocam” diyerek Prof. Dr. Eraslan’a minnetlerini sundu.
Prof. Dr.Murat sözlerine şu şekilde başladı: “’Uzun yıllardır üniversitemize ve edebiyat fakültemize hizmet etmiş emekli’ diye takdim edildi ama hocanın emeklisi olmaz. Bugün buraya hocamız Kemal Eraslan’ın Türkoloji alanındaki çalışmaları ve bu alanda sağlamış olduğu katkıları konuşmak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz. Bu aynı zamanda bir vefa örneğidir. Vefa bugün maalesef değerini kaybetti ama bana göre en önemli insani hasretlerdendir vefa göstermek”. Ardından Prof. Dr. Murat, “Çıkardığı her kitabı bir hocasına gönül borcuyla ithaf eden Kemal Eraslan’a, biz de burada gönül borçlarımızı bir nebze de olsa ödeyebiliriz” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Prof. Dr. Eraslan tüm katılanlara teşekkürlerini iletti ve gururlandığını belirtti. Çalışma hayatı boyunca hissettiği mutluğu Prof. Dr. Eraslan, “Hiçbir zaman bu mesleğe ve camiaya girmekten şüphe duymadım; daima mutlu oldum. Siyasal bilgileri bırakıp buraya geldim. 20 seneye yakındır emekli olmama rağmen her cumartesi Türkiyat Enstitüsün’de çalışmaktan mutlu oldum. Bir hafta gelmesem mutsuz olacağım muhakkaktır. Bu bakımdan üniversiteme ve Türkiyat Enstitüsü’ne çok teşekkür ederim ki bana böyle bir imkan sağladılar. Evde çalışabilir miyim? Belki. Ama üniversitemde, enstitümde çalışmanın verdiği havayı ve mutluluğu da hiçbir yerde bulamayacağım bir gerçek” diye aktardı.
Prof. Dr. Eraslan, kendi hocaları ve gelecekte hocalık yapacak kişiler için şunları söyledi: “Şu an hayatta olmayan birçok hocamı rahmetle anıyorum. Onlar olmasaydı herhalde ben bu meslekte bir şeyler de yapamazdım. Ne kadar teşekkür etsem azdır. Benim size tavsiyen her şeyden önce mesleğinizi sevin, öğrencilerinizi sevin. Onlara yardım etmek yetiştirmek size mutluluk vermeli. Sadece günü düşünmeyin onlara vereceğiniz iyi hatıraları da düşünün. İnsan yetiştirmek kadar güzel şey yok.”
Etkinliğin sonunda Prof. Dr. Sedat Murat teşekkür belgesini ve hediyesini Prof. Dr. Eraslan’a takdim etti.