AJANS ÜNİVERSİTE- Neslihan KALKAN, Tuğçe AYÇİN, Hande Nur OCAK
İÜ Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü Başkanı Prof. Dr. Tansel Ak’ın “1948 ve 2016 yıllarında gözlemlenen ve 2034 yılında tekrar gözlemlenmesi beklenen astronomik bir olay var. Süper Ay adını verdiğimiz bu olay da insanlık tarihi boyunca ilgi çeken gök olaylarından birisi olmuştur” sözleriyle başladığı etkinlik, Prof. Dr. Adnan Ökten’in sunumuyla devam etti. Süper Ay’ın daha önce 1948 yılında gözlemlendiğini belirten Prof. Dr. Ökten, Ay’ın Dünya’ya en yakın olduğu dönem olarak tanımlanabilecek bu olayın aradaki mesafenin 356 bin kilometreye kadar düştüğü bir konumu ortaya koyduğunu belirtti. “Ay bu yakınlığa geldiği vakit gözlemlenen çapı büyümüş oluyor” diyerek konuşmasına başlayan Prof. Dr. Ökten, Süper Ay’ın ilk yükselme anında kızıl bir görüntü meydana getirdiğini, bunun da evlerle ve ağaçlarla mukayese etme açısından oldukça güzel veriler ortaya koyduğunu aktardı. Daha da yükseldiğinde ise cazibesini kaybettiğini sözlerine ekledi.
Gözlem Tarihlerini Önceden Tahmin Edebiliyoruz
Süper Ay’ın tekrar 25 Kasım 2034 tarihinde gözlemleneceğinin şimdiden nasıl bilinebildiğiyle ilgili olarak konuşan Prof. Dr. Ökten, “Yörüngesinde ne zaman nerede olduğunu biliyoruz. Bu konu hakkında çeşitli hesaplamalar yapıp tablolar çıkarıyoruz. Çıkardığımız sonuçları yıllara göre dizdiğimiz zaman uzaklığı görebiliyoruz” dedi. Dünya’nın dönme ekseniyle Ay’ın dönme ekseninin çakışık olmadığını ve bu sebeple gözlem tarihleri arasında düzenli bir aralık olmadığını “Belirli bir periyod aralığı söz konusu değil” diyerek ortaya koydu.
Güneş, Dünya ve Ay’ın konumlarına bakılırsa, normal şartlarda bir Güneş Tutulması ya da Ay Tutulması beklenirken, bunun neden gözlemlenemediğiyle ilgili konuşan Prof. Dr. Ökten, konuyla ilgili şu ifadelere yer verdi: “Bu akşam bizim bölge saatimiz 16.52’de Ay Dünya’ya en yakın konuma ulaşıyor. Dolunay evresini geçiriyoruz. Bu noktada neden tutulma olmadığını açıklamamız gerekirse; Dünya’nın yörünge sistemi ile Ay’ın yörünge sistemi arasındaki 5 derecelik açının bunu engellediğini söylememiz gerekir. Ay asıl girmesi gereken bölge içine girmediği için tutulma gerçekleşmiyor.”
Depremler Tamamen Tesadüf
İnsanlar arasında var olan yaygın görüşün aksine Ay’ın dolunay evresindeyken depreme sebep olmadığını, “Biz bu iki konuyu birbirine bağlamıyoruz. Bunun için bilimsel kanıtlar olması gerekiyor. Bunu sadece bir tesadüf olarak yorumlayabiliriz. Çünkü Dünya üzerinde biz farkında olmasak da sürekli depremler meydana gelebiliyor” sözleriyle vurguladı. Süper Ay etkinliği hocaların, öğrencilerin, medya mensuplarının ve birçok konuğun katılımıyla gerçekleşen gözlemle devam etti. 18.52’de Ay dolunay evresini tamamladıktan sonra ilerleyen saatlerde Dünya’ya en yakın konumuna ulaştı. 2034 yılında tekrar meydana gelmesi beklenen bu gök olayı gözlemi katılımcıların yoğun ilgisiyle son buldu.