Rosetta’nın Keşifleri Bilim Dünyasını Aydınlatacak

AJANS ÜNİVERSİTE- Efe SÖNMEZ
Fotoğraflar: AVRUPA UZAY AJANSI

67P/Churyumov-Gerasimenko kuyrukluyıldızını inceleyerek, Dünya’daki suyun kaynağına, Güneş Sistemi’nin oluşumuna ve evrimine ışık tutacağı belirtilen Philae keşif aracı, enerjisi bitene kadar çalıştığı 2 buçuk günde, Dünya’ya önemli veriler göndermeyi başardı.
İÜ Astronomi ve Uzay Bilimleri ile Fizik Bölümü mezunu, gökbilimci Dr. NildaOklay’ın görüntüleme sistemlerinde çalıştığı Rosetta, Avrupa Uzay Ajansı (ESA) tarafından, kuyrukluyıldızlar ve yıldızlar arası maddesel ilişkileri ve bunların Güneş Sistemi’nin oluşumuyla ilgisini anlamak için geliştirildi.

Kuyrukluyıldızda Yapılan İlk İnceleme
Rosetta, bünyesinde taşıdığı 100 kiloluk Philae keşif robotunu, 12 Kasım’da 67P kuyrukluyıldızına indirmeyi başardı. Bir kuyrukluyıldıza inen ilk uzay aracı olan Philae, yaklaşık 20 santimetre derinliğinde yaptığı sondajı tamamladı. Philae, kuyrukluyıldızın yüzeyi ve içyapısı hakkında ilk defa detaylı analizler yapılmasına olanak sağlayacak. 67P kuyrukluyıldızının geçmişinin, Güneş Sistemi’nin oluştuğu yaklaşık 4,6 milyar yıl öncesine dayandığı belirtiliyor. Kuyrukluyıldızların, Dünya’ya çarparak organik moleküllerin yayılmasını sağladıkları düşünülüyor.

“Bu Projede Yer Almak Çok Heyecan Verici”
Tarihî keşfin tanıklarından biri de Türk gökbilimci Dr. Nilda Oklay. Rosetta uzay aracının 2 kameralı görüntüleme sistemi OSIRIS’te (Optik, Spektroskopik ve Kızıl Ötesi Uzaktan Görüntüleme Sistemi) çalışan Dr. Oklay, Rosetta’nın bilim dünyasına ne gibi katkılarda bulunabileceğini anlattı.

Kendisi, bu projede yer alıp tarihe yakından tanıklık etme imkânı bulduğu için çok heyecanlı olduğunu belirterek şunları söyledi: “Herkesten önce kuyrukluyıldızın görüntülerini görmek, halka açık hâle gelmesinden önce onlarla bilimsel çalışmalar yapma imkânı bulmak ve Rosetta’dan edinilen verilerle ilgili bilimsel tartışma ortamlarında bulunmak çok özel bir durum.”

67P’nin yüzeyi ile içyapısı hakkında ilk defa yerinde analizler yapılmasına olanak sağlayacağı için kuyrukluyıldıza inilmesinin bilim dünyası adına çok önemli olduğunu ifade eden Dr. Oklay, bu bağlamda şu bilgiyi de verdi: “Kuyrukluyıldızla beraber enberiye doğru yolculuk etmesinden dolayı Rosetta, kuyrukluyıldız aktivitesini ve yüzeyin aktiviteyle değişimini araştırmamızı sağlayacak.”

Veriler Güneş Sistemi’nin Geçmişi Hakkında Bilgi Sunacak
Kuyrukluyıldızların, Güneş Sistemi’nin oluşumundan geriye kalan en eski objeler olduğunu hatırlatan Dr. Oklay, “Onlarda saptanan ve analiz edilen maddeler, bize Güneş Sistemi’nin geçmişi hakkında bilgiler sunacak. Ayrıca kuyrukluyıldızların, Dünya’ya suyu getirdiklerine inanılıyor ve Rosetta’dan yapılan izotop ölçümlerinin Dünya’nınkiyle kıyaslanması neticesinde bu soruya cevap bulunması beklenen sonuçlar arasında” ifadelerini kullandı.

İlk Bilimsel Veriler Dünya’ya Ulaştı
Philae’nin ilk bilimsel analiz ve verilerinin Dünya’ya ulaştığı bilgisini veren Dr. Oklay, yeni analizlerin yapılabilmesi için aracın pilinin yeniden dolmasının bekleneceğini kaydetti. Philae, iniş planından saparak daha az güneş enerjisi alabileceği bir yere inmişti. Bu da aracın pilini doldurmasının, beklenenden daha uzun süreceği anlamına geliyor. Eğer Philae istenilen yere inseydi, günde yaklaşık 9 saat güneş enerjisi toplayabilecekti; ancak şu an bulunduğu konum itibarıyla günde sadece 1,5 saat güneş enerjisi toplayabiliyor ve sadece bir güneş paneli ışık alabiliyor.

Uzaya gönderilmeden önce, 2004 yılında Rosetta bazı testlerden geçiriliyor - 3

Uzaya gönderilmeden önce, 2004 yılında Rosetta bazı testlerden geçiriliyor - 1