AJANS ÜNİVERSİTE- Esra Mutlu
Fotoğraf- Burcu Güler
Pera Müzesi ve İstanbul Araştırmaları Enstitüsü işbirliği ile her yıl düzenlenen Cumhuriyet konulu sergilerden biri Düşler, Gerçekler, İmgeler, Cumhuriyet’in 90 yıllık süreçte bıraktığı izlerin sosyolojik açıdan somut gerçeklerini ortaya koyuyor.
Sergi Küratörü Ekrem Işın, serginin oluşumunu ‘Önce bir senaryo yaratmam gerekiyordu, Cumhuriyet tarihinin dönüm noktalarına dair tespitler yaptım ve koleksiyonculardan eserleri toplayarak sergiyi oluşturduk.’ sözleriyle anlattı. Cumhuriyet tarihinin 90 yıllık dönüşümünü trajik bir dönüşüm olarak yorumlayan Işın, bağımsızlığın bu süreçte anlamını yitirdiğini ve kazanımların bir süre sonra ayak bağı olmaya başladığını belirtirken toplumun bu süreçte hangi zorluklardan geçip bugüne geldiğini bu sergi ile resim sanatı açısından değerlendirme fırsatı bulduklarını ifade etti.
Her bir tablonun kendi içinde değerlendirilmesi gerektiğine işaret eden Işın, Avni Arbaşı, Bedri Rahmi, Nuri İyem ve Neşet Günal’ın her dönem için önemli isimler olduğunu söyledi. İlk kez önemli bir sergi salonunda Atatürk ile Deniz Gezmiş’i yan yana getirdiği için serginin kendisi için daha farklı anlamlar taşıdığını belirten Işın, ‘Bugünkü şartlarda açılması zor bir sergiydi ancak biz zoru başardık.’ dedi.
‘EDEBİYAT VE İSTANBUL’UN DEĞİŞİMİ ÜZÜCÜ’
Edebiyat mezunu olan ve Ahmet Hamdi Tanpınar’a dair araştırmalar yapıp, tezler yazan Işın, edebiyatın yaşadığı dönüşümün diğer sanatlarda paralel olduğunu ve modernizmin küreselleşmeyle beraber edebiyata ticari sanat olgusu kattığını fakat bunun kalıcı mı geçici olacağını zamanın göstereceğini ifade etti. Ayrıca aynı üslup üzerinden aynı cümleler kurulmasının edebiyatı tek düzenliğe indirgediğini söyledi.
Sosyal medyada yer alan Işın’ın İstanbul aşığı olduğu şeklindeki yorumlara ise ‘Bir zamanlar seviyordum ancak şimdi İstanbul İstanbul olmaktan çıktı. Yağmalanan, katledilen bir canlıyı seyretmek benim ruhuma aykırı. Her gün aynı yıkımları, aynı duyarsızlıkları, İstanbul’un güzelliğinin söndüğünü gördükçe ona methiyeler dizmenin anlamsız olduğunu düşünüyorum. Ben daha kasaba, köy, taşradan hoşlanıyorum. Doğduğum şehir Ankara, beni daha çok tatmin ediyor.’ şeklinde yanıt verdi.
YENİ KİTAP VE SERGİ YAKINDA
‘Üç Kitaplı Kentler’, ‘İstanbul’un Gündelik Hayatı’ gibi kitapları bulunan Işın, Tanpınar ile ilgili başladığı kitabını yakın zamanda bitirmeyi planladığını ve yakında İstanbul Araştırmaları Enstitüsü ile birlikte açacakları ‘Yeni Hayat, Yeni İnsan’ başlıklı sergi için çalışmalar yaptıklarını söyledi. Planlanan sergide arkeoloji, müzik, mimari, edebiyat, sinema gibi birçok alanı bir araya getirecek ve Hale Çambel’den Adnan Saygun’a, Oktay Rıfat’tan Muhsin Ertuğrul’a birçok isim sergide yer alacak.