AJANS ÜNİVERSİTE – Betül Bal, Elif Saatçıoğlu
Coffee Manivela, Türkiye’yi özellikle de İstanbul’u saran 3. Nesil Kahve furyasının hayatımıza getirdiği özel kahvecilerden bir tanesi. Yalnız, Coffee Manivela’nın diğer kahve dükkanlarının arasından sıyrılmasını sağlayan bir özelliği var: O bir kahve kamyoneti.
“İyi Kahve Sokakta” sloganıyla çalışmaya başlamış üç ortağın, kahveyi dört tekerlek üzerinde İstanbullu kahveseverlerin ayağına götürme hayalini gerçekleştirme süreci de, oluşturdukları kamyonette al-götür kahve teması kadar ilgi çekici. İki kahveseverin, New York’ta çeşitli festivallerde gördükleri yemek kamyonetlerini sokağı kahveyle tanıştırmak için kullanabileceklerini fark edince kurdukları hayal kısa sürede bir başarı öyküsüne dönüşmüş. Şimdi ise Manivela, kendine has konsepti, oldukça özel kahveleri ve yanında servis edilen çarpıcı atıştırmalıklarıyla hafta içi Maslak’ta park halindeyken, hafta sonu çeşitli etkinliklere kahve taşımak üzere yola çıkıyor.
Manivela’nın sahiplerinden Nevcihan Karaağaç, iki kahve arasında sorularımızı yanıtlayıp, bize birinci ağızdan hikayelerini anlattı.
Kahveyi kamyonete taşımak aslında çok da bilindik bir konsept değil. Siz bu konsepti nasıl oluşturdunuz? Bu fikrin tam olarak ilhamı ne oldu?
“Bu fikir aslında ilk olarak bir yurtdışı seyahati sırasında çıktı. Ağabeyim ve çok yakın bir arkadaşımızın ortak hayaliydi. Orada bir yemek kamyonetinde bir şeyler yiyip kahve içtikten sonra burada da yapabilir miyiz diye düşünmüşler. Döndüklerinde ise, direkt olarak çalışmalara başladık. Bundan bir iki sene kadar sonra da, projeyi hayata geçirdik.
Sizin için önemli nokta neydi? Kahve miydi? İnsanlara kahveyi servis edebilmek miydi?
“Kesinlikle. Önceliğimiz hep kahveydi. Biz çok iyi bir kahve içicisiyiz aslında uzun yıllardır, bu kadar keyifle yaptığımız bir şeyi hayata geçirmek istedik o yüzden. Amacımız kahveyi sokağa çıkartıp, insanların yolda yürürken bile durup hemen kahvesini alabileceği şekilde konumlanmaktı. Onun da hayalini gerçekleştirdik.”
Servis ettiğiniz kahvenin farkı nedir? Nereden geliyor?
“Uzun yıllardır kahve sektörünün içerisinde olup, sektörün duayeni olarak bilinen Şerif Başaran’dan aldık eğitimimizi. Kahvelerimizi de ondan tedarik ediyoruz. Espresso ve filtre kahveler için bize özel iki ayrı karışım hazırlıyor ve kahvelerimiz haftalık olarak ondan geliyor.”
İnsanlardan gelen tepki ne yönde oluyor, peki?
“Çok olumlu tabii ki. Çok güzel tepkiler alıyoruz herkesten. Her gün gelen müşterilerimiz var ve gittikçe sayıları artıyor. Bununla birlikte, farklı etkinliklere gittiğimizde de yeni yeni insanlarla tanışıyoruz ve gerçekten çok pozitif tepkiler alıyoruz, herkes ne kadar beğendiğinden bahsediyor.”
Hafta içi Maslak’ta park halinde durduğunuzu öğrendik. Peki ya haftasonu?
“Evet, hafta içi sabit duruyoruz. Hafta sonu ise etkinlik ayarladığımız zaman, konser, festival gibi organizasyonlarda bulunmak amacıyla farklı yerlere gidiyoruz.
Bunun bir kültür haline gelip yayılması gibi bir isteğiniz var mı? Kahve kamyoneti fikrinin bir akım haline gelmesini ister misiniz?
“Tabii ki. Biz sokakta bu tür kaliteli yiyecek ve içeceklerin artmasını çok istiyoruz. Zaten biz kendimiz de araba sayısını arttırmayı amaçlıyoruz.”
88 Model bir kamyonet. Özellikle bunu seçmenize neden olan bir faktör var mıydı?
“Aslında, evet. Daha projenin başında birkaç farklı araca baktık. Hem görüntüsü, hem konumlanabilmesi açısından içerisinde çalışılabilecek kadar büyük ama büyük şehir trafiğine çıkabilecek kadar kullanışlı aynı zamanda dizayn ettiğimizde istediğimiz görüntüyü yakalayabileceğimiz bir araç olması gerekiyordu. Onun için birçok elemeden sonra bunda karar kıldık. Zaten tüm dekorunu da tek tek kendimiz hazırladık.”
Yolları kahve kokusuyla süsleyen Coffee Manivela, hafta içi her gün Maslak’ta park halinde. Hafta sonu ise, internet sayfalarından duyurdukları noktalarda kendi hayallerini ilgililerine servis ediyor.
