AJANS ÜNİVERSİTE- Neslihan KALKAN, Hande Nur OCAK
Etkinlik, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından İÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü tarafından hazırlanan İstanbul Üniversitesi’nin tanıtım videosu gösterimi ile başladı. Tanıtım videosunun izlenmesinden sonra açılış konuşmasını yapmak üzere kürsüye İÜ Engelliler Uygulama ve Araştırma Merkezi müdürü Prof. Dr. Resa Aydın davet edildi.
Sözlerine “Engelli Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak erişilebilirlikle ilgili bu toplantının üniversitemizde yapılması bizim için çok büyük bir mutluluk” diyerek başlayan Prof. Dr. Resa Aydın, büyük bir istek ve irade olmadan erişilebilirlik konusunun çözümlemesinin çok zor olduğunu söyledi. Prof. Dr. Aydın, “Yasalar birçok şeyi hallediyor ama birçok konuda da eksik kalıyor” şeklinde konuşurken, bu toplantıda eksik kalan noktaları konuşmak anlamında çok büyük umutları olduğuna değindi. “Gerçekleştiremediğimiz erişilebilirlik, olmayan binalarımız öğrencilerimiz ve tüm insanlık için erişilebilir olması dileğiyle” diyen Prof. Dr. Aydın, Engelli Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin hazırladığı kısa bir video ile konuşmasını noktaladı.
“Engelsizlerin Engelsizliği Garantili Bir Hayat Tarzı Değildir”
Açılış konuşmasının ardından konuşan İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, toplantının engelli ve erişilebilirlik konusunda farkındalığı ele almak, dikkatleri ve yoğunluğu buraya çekmek için oluşturulduğunu söyleyerek konuşmasına başladı. Tüm üniversitelerin konuya katılımda etkin olması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Ak, “Bu konulara odaklanılması, daha önceden tespitlerinin yapılması sonra ise geleceğe yönelik neler yapılabileceğinin amaçlanması gerekir” dedi.
Prof. Dr. Ak, “Üniversitelerimiz kendi binaları bakımından engelli erişimine uygun getirilmeye çalışmalarını büyük bir kararlılıkla sürdürüyor” derken bu alanda yapılacak daha çok şeylerin olduğunu ifadelerine ekledi. Engelli insanların hareket etmesini kolaylaştıracak ve buradaki imkânlardan yararlanmasını sağlayacak şekilde yeniliklerin yapılmasının gerekli olduğundan da bahseden Prof. Dr. Ak, engelli insanların hayatlarını kolay kılacak çalışmaların, engelsiz bireyler aracılığıyla yapılacağını belirtti. “Engelsizlerin engelsizliği garantili bir hayat tarzı değildir. Yarın ne olacağını kimse bilmemektedir” diyen Prof. Dr. Ak, “Şu anda engelsiz olanların, engelli olmaması adına ve engellilerin hayatlarını rahatlatmak için bizlere düşen görevleri yerine getirmeliyiz” ifadelerinde bulundu.
Prof. Dr. Ak, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Eğitim fakültelerinde hedeflerimiz sosyal sorumluluk projelerinde yer almayan öğrencilere diploma verilmeyecek. Bazı bölümlerde bu durum zorunlu olurken, diğer bölümlerde ise bu durum özendirilecek” dedi.
“Ayırıcı Bir Dil Kullanmayalım”
Prof. Dr. Mahmut Ak’ın ardından söz alan Erişilebilirlik Dairesi Başkan Vekili Dr. Deniz Çağlayan Gümüş, konuşmasına “Hedef kitlemiz kimler” şeklinde katılımcılara yönelttiği bir soruyla başladı. Dr. Çağlayan Gümüş, sorunun ardından, “Engellileri değil erişilebilirlikle ilgili hayatının bir alanında zorunluluk yaşayanları konuşacağız” diyerek erişilebilirlikle ilgili bir kısa film gösterimine yer verdi. Konuşmasında engelliliğe dayalı yapılan ayrımcılıktan da bahseden Dr. Çağlayan Gümüş, “Engelli parkı, engelli otobüsü gibi ayırıcı bir dil yerine herkesin kullanımına yönelik bir ifade kullanılsın” şeklinde konuştu.
Etkinlik, konuşmalar ve soru cevap kısmı ile sona erdi.