İstanbul’un Saklı Geçmişini Gün Yüzüne Çıkaran Proje: İstYA

AJANS ÜNİVERSİTE- Beste BUDAN

İstanbul İli Yüzey Araştırmaları (İstYA) Projesi 2013 yılından beri T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izni ile İstanbul ili Anadolu yakasında; Maltepe, Pendik, Şile, Beykoz, Tuzla, Sancaktepe, Sultanbeyli, Kartal ve Çekmeköy; Avrupa yakasında; Silivri, Çatalca, Büyükçekmece, Beylikdüzü, Sarıyer ve Gaziosmanpaşa ilçelerinde yapılmaya başlanmıştır. Tarih öncesi dönemleri kapsayan yüzey araştırmaları projesini Proje Başkanı İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Tarih Öncesi Arkeolojisi Anabilim Dalı Üyesi Yrd. Doç. Dr. Emre Güldoğan anlattı.

DSC_0080

“İstanbul, Arkeolojik Olarak Önemli Bir Konuma Sahip”

İstYA’nın arkeolojik bir yüzey araştırması projesi olarak tasarlandığını fakat uygulama alanı olarak arazi çalışmalarının dışında, sözlü tarih çalışmaları ve coğrafi bilgi sistemleri çalışmalarının da entegre edildiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Güldoğan, “İstanbul potansiyel olarak arkeolojik anlamda çok önemli bir konuma sahip. Geçmişten günümüze çeşitli kültürlere ev sahipliği yapması sebebiyle çok önemli bir yeri bulunuyor.  Daha önce yapılan araştırma sayısına bakıldığında fazla kayda değer araştırma sonuçları mevcut değildi” şeklinde konuştu.

Özellikle son yıllarda Yenikapı kazıları sonrası artan İstanbul’daki kent arkeolojisi bakış açısına yeni bir soluk getirmek adına tarih öncesi dönemler ağırlıklı olarak bu araştırma projesini gerçekleştiriyoruz diyen Yrd. Doç. Dr. Güldoğan, projenin ana amacının İstanbul’un tarih öncesi arkeolojik potansiyelini gözlemlemek olduğunu söyledi.

Yrd. Doç. Dr. Güldoğan, çalışmaların gerçekleşme şeklini şöyle aktardı: “İlgili bakanlıklara her yıl Temmuz-Ağustos ayları içerisinde araştırma izni ile ilgili belgemizi yolladıktan sonra ekibimiz ile birlikte Ağustos ayından Eylül ayının sonlarına kadar çalışacağımız ilçeye gidiyoruz. Stratejimizi bir ay önceden belirliyoruz. Çalışmayı gerçekleştirdiğimiz bu dört yıllık süre zarfında Silivri ve Çatalca ilçeleri ile Büyükçekmece ilçesinin bir bölümünü bitirmiş olduk. Önümüzdeki günlerde Büyükçekmece ilçesindeki çalışmalarımızla birlikte Beylikdüzü ilçesinde çalışmaya başlamayı planlıyoruz.”

“Tüm Çağlara Ait Buluntuları Gelecek Nesillere Aktarmak İçin Arşivliyoruz”

“Ana bilim dalımız tarih öncesi arkeolojisi olduğu için ağırlıklı olarak kendi dönemimize ait buluntular üzerinde çalışıyoruz. Paleolitik dönemden Kalkolitik dönem sonuna kadar olan bir kronolojik yelpazemiz olduğu için ağırlıklı olarak bu döneme ait malzemeleri aramakla yükümlüyüz” diyen Yrd. Doç. Dr. Güldoğan, “Fakat biz bilimsel etik ve bilimsel sorumluluk çerçevesinde kendi çalışma dönemlerimiz dışında olan arkeolojik ve tarihsel malzemeyi de bulduğumuz takdirde yine aynı şekilde kayda almak suretiyle arşivliyoruz ki bizden sonraki nesillere doğru bilgileri doğru bir şekilde aktaralım” şeklinde sözlerini sürdürdü.

“İstYA İle Silivri’de Paleolitik Döneme Ait İlk Bulgular Elde Edildi”

Silivri de yapılan çalışmalarda bulunan buluntuları Yrd. Doç. Dr. Güldoğan, şu şekilde sıraladı: “Silivri’de bir adet höyük, bir adet tümülüs tespit ettik ve mağara yerleşmesi olduğunu düşündüğümüz bir yer ile ilgili çalışmamız oldu. Onun dışında çok sayıda buluntu elde ettik. Silivri’de alt Paleolitik döneme ait daha önce bulunmuş bir buluntu yoktu, bizim projemiz sonucunda Silivri’de alt Paleolitik tarihin görüldüğünü söyleyebiliriz.”

852

“Tahmin Ettiğimizden Çok Daha Fazla Bulgu Elde Ettik”

Yrd. Doç. Dr. Güldoğan, “Çatalca’da yaptığımız çalışmalarda da bir adet höyük dört adet tümülüs bir tane Bizans dönemine ait nekropol alanı tespit edildi. Bunun dışında farklı dönemlere tarihlene çok sayıda çanak çömlek parçasıyla karşılaştık. Yani tahmin ettiğimizden çok daha fazla buluntuya rastladığımızı söyleyebiliriz” dedi.

Gerçekleştirilen çalışmaları Silivri isimli bir kitapla yayın hayatına kazandırdıklarını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Güldoğan, “Her çalışmamızın sonunda da o ana kadar ilçede bulduğumuz her türlü buluntunun yayınlanmasını sağlamayı hedefliyoruz. Çatalca ile ilgili kitap çalışmamız da devam ediyor. Önümüzdeki yıl Büyükçekmece’deki çalışmamızı bitirdiğimizde Büyükçekmece yayınını hazırlayacağız ve 15 ilçe bittiğinde 15 ciltten oluşan arkeolojik ve tarihsel anlamda bir yayın silsilesi oluşturmuş olmayı hedefliyoruz. Bunu başarırsak bu alanda yapılmış önemli bir yayın grubunu sağlamış ekip olmanın mutluluğunu yaşayacağız” şeklinde konuştu.

yuzey8