“İstanbul Üniversitesi, Türk Kültür Mirasını Koruyor”

AJANS ÜNİVERSİTE – Gizem TÜRELİ

Açılış konuşmasını yapan İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut AK, İstanbul Üniversitesi’nin Türkiye’nin en eski ve en büyük üniversitesi olduğunu belirterek, geçmişinin 15.yy’a dayandığını ifade etti. Dünya bilim ve teknoloji tarihçilerini bir araya getiren en büyük topluluğun Uluslararası Bilim ve Teknoloji Tarihi ve Felsefesi Birliği olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ak, “Bu topluluk içindeki Bilim Aletleri Komisyonu, daha önce değişik bilgilerle düzenlediği Bilim Aletleri Sempozyumu’nun 35.sini Türkiye’de ilk defa üniversitemiz bünyesinde düzenleme kararı almıştır. Bu bilimsel etkinliğin İstanbul Üniversitesi ile söz konusu uluslararası birlik arasındaki işbirliğini güçlendirmeye, aynı zamanda Türk bilim insanları ile uluslararası kurumlardaki meslektaşları arasında ortak çalışmalara vesile olmasını dilerim” şeklinde konuştu. İstanbul Üniversitesi’nin Türk kültür mirasını koruma konusuna özel önem verdiğini ifade eden Prof. Dr. Ak, “Sergideki aletler ve yazma eserler ve yeni restore edilen II. Beyazıt Hamamı bu çabalara tanıklık etmektedir. Serginin yer aldığı II. Beyazıt Hamamı 16.yy’ın başında Beyazıt Camii Külliyesi’nin parçası olarak inşa edilmiştir. Bu tarihi yapı 1985 yılında UNESCO tarafından kültürel miras listesine giren İstanbul tarihi alanları içinde yer almaktadır” dedi. İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak sempozyumun başarıyla sonuçlanmasını ve bilim mirasımızı tanıtmak amacıyla açılan bu serginin geniş kitlelere ulaşmasını dileyerek konuşmasını sonlandırdı.

_DSC0046

Konuşmasına Enstitü komisyonu adına İstanbul Üniversitesi’nin ev sahipliği yaparken sergilediği mükemmeliyet için teşekkür ederek başlayan Dr. Silke Ackermann, “Burada eski ve yeni iş arkadaşlarımızı görmekten heyecan duyuyorum. Bazılarınız sempozyumun İstanbul’da yapılmasını 2008’de önerdiğimi hatırlar. Sekiz yıl planlama, iki yıl hazırlık ve birkaç aylık yoğun bir çalışma döneminin ardından sonunda buradayız” dedi. Dr. Ackermann emeği geçen herkese teşekkür ederek konuşmasını noktaladı.

_DSC0076

İÜ Edebiyat Fakültesi Bilim Tarihi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Feza Günergun, bu şekilde uluslararası bir organizasyona ev sahipliği yapmanın bu alana olan ilginin artmasına da ön ayak olacağını belirterek başladığı konuşmasında bu organizasyonun Türk Bilim Tarihi uzmanlarının, tüm dünyadan uzmanlarla buluşma fırsatı yakalaması adına önemli bir gelişme olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Günergun, “Bu sempozyum için 17 ülkeden 70 üzerinde katılımcı İstanbul’da buluştu ve 54 rapor ve 8 afiş önümüzdeki günlerde sunulacak” dedi. Koleksiyonları ziyaret etmenin SIC sempozyumlarında önem arz eden bir gelenek olduğunu ifade eden Prof. Dr. Günergun, “Biz bu geleneği İstanbul’da devam ettirmek istiyoruz. İstanbul Üniversitesi bilimsel araçların sergilendiği bir alana sahip olmadığı için, çeşitli bölüm ve fakültelerde bulunan koleksiyonları bir araya getirerek bir sergi oluşturma fikri ortaya kondu. Sempozyum ve sergi arasında ahenk sağlamak adına, Doğu ve Batı arasında bilginin hareketliliği konusu seçildi. Osmanlı dönemine ait, 13. ve 20. yy arasını kaplayan parçaları sergiliyoruz. Üniversite koleksiyonumuzda bulunmayan parçalar için, özel koleksiyonculardan yardım istedik ve birbirinden özel parçalarını sergilememize izin verdikleri için hepsine buradan teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

_DSC0058