AJANS ÜNİVERSİTE – Gizem TÜRELİ
Açılış konuşmacılarından İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. İsmail Coşkun, projenin üç aktör üzerinde yükseldiğini belirterek, “Sosyal Sorumluluk Araştırma ve Uygulama Merkezi, Sosyoloji Araştırma Merkezi ve Sosyoloji Bölümü bu aktörlerdir. Ayrıca Turing en başından itibaren bizi sıcak karşıladı” dedi. Bu projenin ortaya çıkan üç sonucundan bahseden Prof. Dr. Coşkun, “Önce gönüllülük alanında İÜ öğrencilerinin potansiyelini öğrenebilmek için bir tespit çalışması yapıldı. Daha sonrasında ekibin çalışmalarıyla bir eğitim modülü oluşturuldu. Son olarak, internet üzerinden bir portal oluşturuldu” şeklinde konuştu. Bu portalın amacının İÜ gönüllü öğrenci potansiyelini STK (Sivil Toplum Kuruluşları) ile buluşturmak olduğunu söyleyen Prof. Dr. Coşkun, üretim ve proje odaklı çalışmaları hedeflediklerini ifade ederek konuşmasını tamamladı.
Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Başkanı Dr. Bülent Katkak yaptığı konuşmasında, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu’nun Cumhuriyet döneminin ilk resmi gönüllü kurumu olduğunu belirterek, o günkü hedeflerinin yeni Türkiye’yi dünyaya duyurmak ve turizmi canlandırmak olduğunu söyledi. Turing’in yıllar içinde birçok gönüllü projeye de imza attığını ifade eden Dr. Katkak, “Son üç yıldır Turing, Türkiye’nin ihtiyacı olan insan kalitesini yükseltme amacıyla öğrencilerimize yönelik çeşitli faaliyetler yapmaktadır” dedi. “Projeye destek için bize başvurduklarında, ‘Gönüllülük neredeyse Turing de orada var’ dedik. Elimizden gelen katkıyı yapmaya gayret ettik. Projede emeği geçen herkese teşekkür ederiz” diyerek konuşmasını noktaladı.
Konuşmacılardan İÜ Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hayati Develi, “Edebiyat Fakültesi beşeri bilimler fakültesidir. Zengin bir tarihe, güçlü bir birikime sahiptir. Hemen hemen beşeri bilimlerin tüm şubelerinde, Türkiye’de öncü ve kurucu bir fakültedir” dedi. Bilim insanının, araştırmacının yetiştirilmesinin uzun ve zorlu bir süreç olduğunu ifade eden Prof. Dr. Develi, “Edebiyat Fakültesi’nde araştırmaya, proje esaslı çalışmalara ağırlık veriyoruz. Rektörümüzün de önderliğinde araştırma merkezleri, üzerindeki ataleti atarak, günümüz anlayışına uygun bir yapılanma ve canlanma sürecine girmiştir. Fakültemizde bu merkezlerimizin başında Sosyoloji Araştırma Merkezi gelmektedir. Aynı anda birkaç projeyi yürütebilme kapasitesine sahip bu merkezimiz, genç kuşak araştırmacıların üreterek ve deneyerek yetişmesinde canlı bir rol üstlenmektedir” şeklinde konuştu.
İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak ise yaptığı konuşmada, gönül ve gönüllülük kelimelerinin Türkçeye özgü ve birçok dilde karşılığı olmayan kelimeler olduğunu belirterek, “Bu kelimeleri unutulmuş kelimeler havuzunda bırakmayıp, anlam kazandırarak böyle güzel bir projeye başlık yaptılar. Bunun yalnızca bir başlık olmadığını görmekten ve içi dolu bir kelime olarak kullanılmasından mutluluk duymaktayım” dedi. Gönüllülüğün modern toplumlarda insani gelişmişlik düzeylerinin önemli göstergelerinden biri olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ak, “Bireylerin hiçbir karşılık beklemeden toplumsal sorunların çözümüne katkıda bulunmaları, daha yaşanabilir bir dünya için çalışmaları onların kendilerini gerçekleştirme çabalarına büyük bir katkı sağlayacaktır. Her insanın içinde iyilik, hayırseverlik, yardımseverlik, paylaşımcı olma gibi güzel özellikler vardır. Ancak, birçok kimse nerede, kime, nasıl yardımcı olacağını bilemeyebilir. Çevresindeki rahatsızlık duyduğu konuların düzeltilmesi için nereden başlayacağını bilemez” şeklinde konuştu. Üniversitelerin öğrencilere sadece mesleki enformasyon kazandırmayıp, onları hayata da hazırladığının altını çizen Prof. Dr. Ak, “Biz İstanbul Üniversitesi olarak sadece derslere odaklanmış, toplumsal duyarlılıktan yoksun bir nesil yetiştirmek istemiyoruz. Bu nedenle öğrencilerimizin sosyal faaliyetlerini destekliyor, topluma faydalı sivil toplum kuruluşlarına daha aktif katılımlarını arzu ediyoruz. Üniversite olarak bugün açılışını yaptığımız proje ile öğrencilerimize gönüllülük bilinci kazandırmayı ve gönüllüler ile STK’lıları buluşturmayı amaçlamaktadır. Bunu da akademik bir disiplin içinde yapmayı arzuluyoruz” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Konuşmacılardan Yrd. Doç. Dr. Murat Şentürk, projenin başından sonuna kadar öğrencilerin yaptığı bir oluşum olduğunu ifade ederek, “Projeyi gerçekleştirmeye karar verdiğimizde henüz bir desteğimiz yoktu. Ben öğrenci arkadaşlara proje planımızdan bahsettim. Sadece gönüllü olarak gelmelerini talep ettim. 30 kişiden oluşan bir grup oluşturduk. Bu grup içinde farklı alanlara yönelik ekipler ortaya çıkardık. 20 kişiyle bir nitel araştırma, 30 kişiyle de nicel araştırma gerçekleştirdik” dedi. Projenin temel amacının İÜ’de gönüllülüğü yaygınlaştırmak olduğundan bahseden Yrd. Doç. Dr. Şentürk, “Türkiye’de gönüllülük alanında faaliyet gösteren çok sayıda STK’ların çok değerli çalışmalar yürüttüğünü biliyoruz. Fakat elimizde kapsamlı araştırmalar yok. Biz de bir kapsamlı araştırma yapmak istedik ve bu hazırlayacağımız çalışmaların alt yapısını oluşturmak istedik. Dolayısıyla Gönüllülük Akademisi ve Gönüllülük Eğitimleri Projesi’nde önce bir araştırma sonrasında da bir çalıştay gerçekleştirdik” şeklinde konuştu. Yrd. Doç. Dr. Şentürk konuşmasını “Umuyoruz ki Gönüllülük Akademisi ve Gönüllü Ol İstanbul portalı Sosyal Sorumluluk Araştırma ve Uygulama Merkezi içerisinde hayat bulmaya ve kendisini var kılmaya devam edecektir” diyerek sözlerini tamamladı.
Doç. Dr. Yusuf Adıgüzel projeyi tanıttığı konuşmasında, temel amaçlarının gönüllü olmak isteyenlerle gönüllülüğe ihtiyacı olanları bir araya getirmek ve bunu bir portal üzerinden yapmak olduğunu söyledi. “Önce öğrencimiz bu portala girdiği zaman basit bir anketle karşılaşacak ve gönüllü olup olamayacağını anlayacak. Eğer gönüllü olmaya karar verirse bize bir söz verecek” diyen Doç. Dr. Adıgüzel, öğrencilere olduğu kadar STK’lılar için de kayıt formu oluşturduklarını ifade etti. Doç. Dr. Adıgüzel, “STK’lılar ne tür bir projeye hangi özelliklerde gönüllü aradıklarını girecekler. Daha sonra gönüllü havuzundaki öğrencileri görebilecekler” diyerek portalda proje ve akademi hakkında ayrıntılı bilgilerin de mevcut olduğunu sözlerine ekledi. Doç. Dr. Adıgüzel konuşmasını, projenin herkes için hayırlı olmasını temenni ederek noktaladı.
Konuşmacılardan Büşra Turan, Gönüllü Akademisi’nden bahsederek, “Akademi İÜ öğrencilerinin gönüllü olmayı öğreneceği ve gönüllüğü tasarlayacağı, dinleyeceği ve en önemlisi yaşayacağı bir programdır. Gönüllülük bize göre bir yaşam biçimidir” dedi. “Bu yola çıkarken farkındalık yaratmak, bilgi ve bilinç oluşturmak, gençlerdeki potansiyeli harekete geçirerek toplumdaki gönüllülüğü yaygınlaştırmak gibi genel hedeflerimiz vardı” diyen Turan, bunun dışında akademiye özel hedefleri de olduğunu söyledi. “Örgütlü ve örgütsüz gönüllülüğe teşvik etmek için akademimizde çeşitli bileşenler söz konusudur. STK faaliyetlerinden öğrencilerin haberlerinin olmasını sağlamak, çeşitli STK projelerinde ilgi alanlarına göre görev almalarını sağlamak bunlardan bazılarıdır. Biz bu projede toplum için bir şeyler yapmak isteyen arkadaşlarımızla bir arada olmak istiyoruz. Öyleyse ‘Gönüllü Ol İstanbul’ “diyerek konuşmasını noktaladı.
Konuşmaların sonunda İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak tarafından projenin oluşturulmasında yer alan gönüllü öğrencilere sertifikaları verildi.