Eskiçağ’da Anadolu’da Çeşmeler Bir Arınma Şekliydi

AJANS ÜNİVERSİTE – Yağmur Ceren KURAL

Bu konuyu araştırma sebebini özetleyen Prof. Dr. Demiriş, “Bir yerleşim dokusu içinde açık alanlara biçim verme unsuru olarak kullanılan çeşme yapıları kent merkezlerinde, ana caddeler üzerinde kurulmuş, borularla kaynaktan getirilen suyun bir oluktan ya da bir musluktan aktığı yalaklı  ya da havuzlu su yapılarıdır” şeklinde tanımlayarak “Çevremizde birçok çeşme olduğunu görüyoruz. Bunların çoğu atıl durumda. Suları akmaz, içine çöpler atılmış durumda. Ben de çeşmelerin Eskiçağ’da insanlardan nasıl bir karşılık aldıklarını merak ettim. Bunun için de bu konuyu seçtim” dedi.

Suyun insan hayatında çok önemli bir yeri olduğunu belirten Prof. Dr. Demiriş, Eskiçağ’da birçok uygarlığın su kenarlarında kurulduğunu ve dolayısıyla suyun uygarlığın bir parçası olduğunu söyledi.

‘‘Çeşmeler Herkesin Ortak Kullandığı Mekanlardır”

Eskiçağlar’da yapılara, özellikle konutlara suyun doğrudan ulaştığı dönemlerin çok sonradan olduğunu ve herkesin ortak kullandığı mekanların çeşmeler olduğunu dile getiren Prof. Dr. Demiriş, “Urartuların çok güzel su borusu sistemleri vardır. Yeraltı sularını belli yerlere getirmek için sistemler kurmuşlardır. Aynı şekilde Romalılar da hem atık suyu atmak hem de suyu taşımak için buna benzer bir sistem kullanmışlardır. Dolayısıyla insan hayatında suyun önemi çok” şeklinde konuştu.

Çeşmelerin öncelikle günlük su kullanımını karşılamak üzere hazırlanmış yapılar olduğunu açıklayan Prof. Dr. Demiriş, zaman içinde çeşmelerin en basitten daha gösterişli hale geldiğini dile getirdi. Prof. Dr. Demiriş, çeşmelerin dini açıdan da çok önemli olduğunu bildirerek, “Özellikle Hititler’de bir arınma şekli. Kral ve Kraliçe tapınağa girmeden önce çeşmelerden ellerini yıkıyorlar. Dolayısıyla dini bir yönü de bulunmakta” sözlerini ekledi. Suyun korunmasının çok önemli olduğunu kaydeden Prof. Dr. Demiriş, “Atina’da suları kirletenler için cezalar var. Bunun için yasalar koymuşlar. Dolayısıyla suyun insan hayatındaki öneminin çok büyük olduğunu Eskiçağ’daki insanlar güzel bir şekilde kavramışlar ve bunu korumak için yasalar çıkarmışlar. Eğer soylu biri suyu kirletirse para cezası var. Eğer bu kişi köle ise kırbaç cezası var. Yani bayağı ceza yaptırımı olan bir durum” şeklinde devam etti.

çeşme 6

‘‘Çeşmeler Zamanla Ev Tipi Yapılara Dönüştürülmüştür’’

Kuyular, sarnıçlar, çeşmeler gibi su yapılarının mimarisine verilen önemin suyun oldukça değerli kabul edildiğinin bize göstergesi olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Demiriş, “Çeşmelerin görselliği başlangıçta herhangi bir estetik kaygı güdülmeden, su kaynağına yakın bir mekanda, kayayı işleyerek kurulurken, zaman içinde geliştirilerek heykellerle süslenen, iki katlı olan, önünde havuzu olan yapılara dönüşmüştür. Yani çeşmelerin yapıları da ev tipi çeşmelere dönüştürülmüştür” şeklinde sözlerini sürdürdü.

çeşme 1

Kentin İklimini Yumuşatan Sosyal Bir Mekan

Çeşmelerin doğal su kaynaklarının yetersiz olduğu yerleşimlerde halkın temiz su ihtiyacını karşılayan önemli yapılar olmasının yanı sıra o zamanlar için bir sosyalleşme ortamı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Demiriş, “Çeşmeler insanları birbirine yaklaştıran, kaynaştıran sosyal bir mekan olma görevini de üstleniyordu. Ayrıca musluklarından akan suların verdiği serinlik sebebiyle, kentin iklimini yumuşatan yapılardı” diye vurguladı.

Günlük kullanım için gerekli olan suyun bugün artık konutlarımıza ulaştığına değinen Prof. Dr. Demiriş, “Günümüzde insanların kent çeşmelerine artık pek ihtiyacı yokmuş gibi görünse de, çok sayıdaki çeşmelerden temiz suların aktığı bir kent, estetik görünümüyle ve yumuşak iklimiyle her zaman için aranan bir yerleşimdir” diyerek sözlerini noktaladı.