AJANS ÜNİVERSİTE-Beste BUDAN-Ferhat KORKMAZCAN
Etkinliğin açılışında İÜ İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Suat Gezgin, Denizli Adam adının verildiği kafatasının Denizli Havzası’ndaki bulunuşu hakkında dinleyicileri bilgilendirdi.
Prof. Dr. Gezgin, “Kocabaş kafatası üzerinde yapılan araştırmalar ile 1,2 Milyon yaşında olduğu ispatlanmıştır. Taş döneminde yaşamış insan topluluklarının Asya’dan gelmiş olduğu tarihçiler tarafından ortaya konuldu” diyerek bunun Anadolu ve İslam Tarihini anlaşılması açısından önemli bir dönüm noktası olduğunu ifade etti.
Prof. Dr. Gezgin’in ardından konuşan Pamukkale Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. M. Cihat Alçiçek, “Bu fosil için ilk araştırmalarımıza Pamukkale Üniversitesi’nde başladık. TÜBİTAK-CNRS işbirliği ile araştırmalarımızda önemli bir yol kat ettik. Kozmik Radyasyon tekniği ile fosilin yaşının 1,2 milyon olduğunu tespit ettik” dedi. Prof. Dr. Alçiçek bu fosilin Afrika’dan Avrupa’ya göç yolu üzerinde bulunduğunu ve ilk Avrupa Göç insanlarından olabileceğini ifade etti.
‘Biyolojik bir mucizedir’
Marsilya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Amelıe Vıalet, “2,8 milyon yaşındaki en eski homo türü Afrika’da araştırmalarla bulundu. Avrupa’da ise şimdiye dek en eski insan fosili 1.2 milyon yaşında olduğu bilinmektedir.” diyerek Kocabaş fosili ilk homo türlerinin Afrika’dan Avrupa’ya geçiş türlerinden olduğunu bildirdi.
Dr.Gaspart Guipert ise, “Bu fosil çok küçük parçalardan oluştuğu için üç boyutlu çalışmak daha kolaylık sağladı. Kocabaş fosili Topografik bir aşamayla incelendi” dedi.
Fransa’daki İnsan Paleontoloji Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Henry de Lumley, “Kocabaş fosili yaklaşık 100 metre derinde bulundu. Bu kafa kısmının çok daha eski katmanlardan gelmediğini gördük. Manyetik alan incelemelerimizde Kocabaşın yaşının yaklaşık 1 milyon yıl önce yaşadığını söyleyebiliriz” dedi. Çalışma yapılan Denizli Travertenlerinin alt ve üst izotoplarına bakıldığı zaman 1 milyon yıldan daha eski olduğunu belirtti.
Kapanış konuşmasını yapan İÜ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nilüfer Sezer, bu araştırmanın Asya, Avrupa ve Afrika için Türkiye’nin jeolojik önemini daha da arttırdığını ifade etti.
Konuklara İstanbul Üniversitesi’nden küçük armağanlar verilerek program sonlandırıldı.