AJANS ÜNİVERSİTE-Emre ESER
Dünyaca ünlü yıldız Angelina Jolie’nin, kanser riski nedeniyle meme ve yumurtalıklarını aldırmasına neden olan BRCA1-2 gen mutasyonunun Türkiye’de yaşayan kadınlardaki ilk verisini ortaya koyan araştırma, İÜ Onkoloji Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hülya Yazıcı ve ekibince yapıldı. 20 yıllık çalışmanın ürünü olan araştırma, 5. Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi Değerlendirme Kurulu tarafından “En İyi Çalışma – Birincilik Ödülü”ne layık görüldü.
Türkiye’de gerçekleştirilen çalışmalarda çok sayıda kişinin genetik bilgileri incelendi. BRCA1-2 gen mutasyonunun saptanması için yapılan testlerin tamamı, Türkiye’nin ilk ve tek kanser genetiği polikliniğine sahip olan İÜ Onkoloji Enstitüsü’nde gerçekleştirildi.
Test, ailesinde kanser hastalığı olan ve daha önce kanser vakası atlatmış kişiler üzerinde, öncelikli ve birincil tedavi olarak uygulanıyor. Testin uygulanmasındaki asıl amaç, bu hastalığa yatkınlığı olan bireylerde oluşacak gelişmeleri önceden görebilmek ve müdahale ile kanser riskini ortadan kaldırmak.
Çalışmalar 20 Yıldır Sürüyor
Dünyada son dönemde sıkça duyulmaya başlayan bu uygulama, İstanbul Üniversitesi tarafından yaklaşık 20 yıldır yapılıyor. 1994 yılında NATO projesi ile başlayan araştırma sayesinde Prof. Dr. Yazıcı ve ekibi, ailesinde ikiden çok kanser hastası bulunan hastalarda bu gendeki bozukluk sıklığının %15 olduğunu ortaya çıkardı. Araştırma hakkında bilgi veren Prof. Dr. Yazıcı, “Yaklaşık 1500 hasta üzerinde yapılan araştırmada bulduğumuz değerler, dünya ortalamasına göre kabul edilebilir düzeyde. Dünyada da meme ve yumurtalık kanseri hastalarında BRCA1-2 mutasyonu %10-12 sıklıkta görülüyor. Bu mutasyonun yalnızca bizim toplumumuzda görülen, bize özel bir tipi yok. Toplumumuz çok fazla göç almış, son derece kozmopolit bir toplum. Belirli tip ailelerde bu mutasyona rastlayabiliyoruz ve hastalar üzerinden bu riski ortadan kaldırıyoruz. Çalışmalarımız devam ediyor.Günümüze kadar 110’un üzerinde mutasyon saptadık.Her geçen gün yeni hastalarla yeni mutasyonlar saptıyoruz.” dedi.
Hayat Kurtaran Test
Bu testin genel tarama amacıyla ya da meme kanseri olan her kadında yapılması gerekmiyor. Test sayesinde, maliyeti hayliyüksek olan ve hastaları yıpratan bir tedavi süreci gerektiren kanserin önüne geçmek mümkün. Prof. Dr. Yazıcı, hastalık tedavisi için oluşan maliyetin yanında test maliyetinin çok düşük olduğunu belirtirken, test yapılacak kişilerin özenle seçildiğinin altını çizdi. Testin, özellikle 50 yaşlarında, meme kanseri tedavisi görmüş, ailesinde kanser hastalığı olan ve daha önce yumurtalık kanseri geçirmiş kişilere uygulandığını ifade etti.
Proje Ekibi: Ön sıra (soldan sağa): Arzu Burnuva (teknisyen), Seda Kılıç (moleküler biyolog ve data analizcisi), Prof. Dr. Hülya Yazıcı (Kanser Genetiği Bilim Dalı Başkanı)Arka sıra (soldan sağa): Türkan Şen (baş teknisyen), Orkun Gürbüz (moleküler biyolog), Demek Akdeniz (moleküler biyolog), Özge Şükrüoğlu (moleküler biyolog ve data analizcisi), Buğra Tunçer (moleküler biyolog)